Ancak Taliban Sözcüsü Zebiullah Mücahid, NATO güçleriyle hiçbir görüşmeye yanaşmayacaklarını açıkladı. Taliban sözcüsünün görüşmeme gerekçesi ise ABD’nin içinde bulunduğu durumu göstermesi açısından çok çarpıcı: “Üstünlük bizdeyken, yabancı güçler çekilmeyi düşünüyorken ve düşman saflarında farklılıklar bulunurken neden görüşeceğiz”.
Tarih, 14 Ekim 2001. Taliban: Bombardımanı durdurun, Ladin’i verelim. Bush: Müzakere yok!
Afganistan’a düzenlenen saldırının sekizinci gününde açıklama yapan Taliban temsilcisi Hacı Abdülkabir, “Bin Ladin ile ilgili kanıt sağlanır ve bombardıman durursa, Bin Ladin’i, kesinlikle ABD’nin baskısı altında olmayan bir ülkeye teslim etmeye hazır olacağız” dedi.
Taliban’ın önerisine yanıt ABD Başkanı Bush’un Beyaz Saray Sözcüsü Anne Womack’dan geldi: “Hiçbir müzakere olmayacaktır”.
9 yılda gelinen durum işte bu!
Washington önce “Afganistan savaş stratejisini” değiştirmek zorunda kaldı, ardından da “Afganistan komutanını”…
“ABD süper güç, asla yenilmez” gözlüğüyle dünyaya bakıp, ABD’nin Afganistan’da yenilgiye geçtiğini görmek istemeyenlere, bir de 9 yılda ortaya çıkan bu somut “diyalog talebi” değişikliğini anımsatalım istedik…
Aslında haziran ayında toplam 102 NATO askerinin öldüğü gerçeği bile tek başına kocaman somut bir olgu olarak duruyor önümüzde…
ABD MEDYASI: AFGANİSTAN KAYBEDİLDİ
ABD’de Afganistan ve Irak savaşları nedeniyle askerlerle siviller, sivillerle siviller ve askerlerle askerler arasında büyük çelişmeler yaşanıyor… Biz bu çelişmeleri silah, ilaç, petrol sanayileri, bilişim sektörü ve mali piyasalar arasındaki toplam çelişmeler olarak okuyalım elbette…
Bu çelişmeler, düşünce kuruluşları ile medyada da “kafa karışıklığı” biçiminde ortaya çıkıyor. Üzerinde hem fikir olunan tek konu “Afganistan’ın kaybedildiği” gerçeği!
AFGANİSTAN’A DEVASA ÇİN YATIRIMI
Peki Afganistan’da gerçekte kazanan kim?
Afganistan Cumhurbaşkanı Hamid Karzai, Mart ayının sonunda Çin’e dördüncü resmi ziyaretini gerçekleştirdiğinde çok önemli anlaşmalara imza attı. Örneğin Çin Metalurji Şirketi Karzai’ye 3 milyar dolarlık “ek yatırım” yapma taahhüdünde bulundu. Afganistan’ın gayri safi milli hasılasının 7,5 milyar dolar olduğunu göz önünde bulundurursak, “ek yatırım”ın büyüklüğünü, Kabil için daha iyi anlarız…
Peki bu “ek” yatırım hangi yatırımın devamıydı?
Çin, 2007 yılında dünyanın en büyük ikinci bakır madeni olan Afganistan-Aynak sahasının işletme hakkını aldı. Çin, bu maden projesine şimdiye kadar 4 milyar dolarlık yatırım yaptı! Çin, madenin elektrik ihtiyacını karşılamak için de 400 megavatlık enerji santrali kurdu; ki bu santral başkent Kabil’in enerji ihtiyacının çoğunluğunu karşılıyor!
Bu yatırımın büyüklüğünü ve gelecekteki önemini anlamak bakımından Afganistan Madencilik Bakanlığı’nın tespitine bakalım… Madencilik Bakanı Muhammed İbrahim Adil, 5 yıl içerisinde bu projeden sadece vergi geliri olarak 2 milyar dolar elde edeceklerini belirtiyor!
Her ticari ve ekonomik yatırım, aynı zamanda ve hatta daha önce, aslında siyasi yatırımdır!
PALİN: ABD’NİN ASKERİ ÜSTÜNLÜĞÜ SONA ERDİ
Acaba Cumhuriyetçiler, Obama’yı “Çincilik” yapmakla suçlarken haklılar mı?
Şaka bir yana, durum ABD açısından Obama’nın iradesiyle açıklanamayacak kadar vahim bir sürece gidiyor…
2008 yılındaki seçimlerde, Cumhuriyetçi Parti’nin başkan yardımcısı adayı olan Sarah Palin, Obama’ya yönelik tepkileri en sert üslupla dile getiren isim oldu. Obama’nın Rusya ve Çin’e karşı boyun eğdiğini söyleyen Sarah Palin, Obama ile birlikte ABD’nin askeri üstünlüğünün sona erdiğini belirtti.
Obama elbette “Çinci” ya da “Rusçu” değil! Her lider arkasındaki kuvvete bakarak strateji belirler. Obama’nın arkasındaki kuvvet de bu kadar; daha doğrusu kim olursa olsun, ABD Başkanı’nın arkasındaki kuvvet ancak bu kadar olacak!
Bu durum ABD’nin Afganistan’daki müttefiklerini de geri çekilmeye mecbur ediyor. Hollanda ağustos ayında çekilecek ilk ülke olacak; onu Kanada takip edecek…
FRANSIZ GENERALDEN ABD’YE TEPKİ: YARIM SAVAŞ OLMAZ
Öte yandan Fransa da ABD’nin yenilgiye geçmesini kendi içinde sert tartışmalarla somut olarak yaşıyor…
Fransız General Vincent Desportes, ABD doktrininin işlemediğini, bu stratejinin gözden geçirilmesi gerektiğini savundu. General Desportes, ABD’nin geçen yıl ki “30 bin ek asker” gönderme stratejisine de sert tepki gösterdi: “Herkes bunun sıfır ya da 100 binden fazla olması gerektiğini biliyordu. Yarım savaş yapılmaz”! General Desportes, Haziran ayındaki 102 kayba da dikkat çekerek, “durum hiç bundan daha kötü olmamıştı” dedi.
Fransa Genelkurmay Başkanı Amiral Edouard Guillaud ise, ABD’nin Afganistan stratejisini eleştiren General Desportes’e sert tepki gösterdi. Genelkurmay Başkanı Amiral Guillaud, General Desportes’in açıklamalarını “yanlış ve sorumsuzluk” olarak niteledi!
ABD’nin kötü gidişatı, anlaşılan ABD ordusundan sonra Fransız ordusunda da kelle götürecek!
Mehmet Ali Güller
4 Temmuz 2010
4 Temmuz 2010
http://img411.imageshack.us/img411/2992/2882975940dff46bca48o.jpg
YanıtlaSilhttp://img85.imageshack.us/img85/4938/2882975964631c2e6e6fo.jpg
http://img684.imageshack.us/img684/432/2883932339a9ced240eao.jpg
http://img149.imageshack.us/img149/9158/28926914287939dabd37o.jpg
http://img85.imageshack.us/img85/1205/387852907111e1421f6eo.jpg
http://img684.imageshack.us/img684/5971/bayrakg.jpg
http://img717.imageshack.us/img717/102/bayrak1.png