6 Ekim 2010 Çarşamba

EŞREF BİTLİS İLE ÖZAL FARKLI CEPHELERDEYDİ

Sabah, büyük bir gazetecilik olayına imza attı! 4 Ekim 2010 tarihli ve Mutlu Çölgeçen imzalı haber, Eşref Bitlis’in Özal’a yazdığı son mektubu gün yüzüne çıkardı! “17 yıllık karanlığa ışık tutuyoruz” diyen Sabah Gazetesi, haberi manşetten “Son mektup” diye verdi! Kamuoyunda büyük yankı uyandıran mektup, Özal’la Eşref Bitlis’in birlikte Kürt sorununa neşter vurma amacında olduğunun da işaretiydi! Zaten Özal ve Eşref Bitlis de bu yüzden öldürülmüştü! Hatta ikiliyi öldüren de Ergenekon’du!
Yanlışları daha doğrusu yalanları nerden düzeltmeye başlasak acaba?
SABAH’IN 17 YILLIK YALANI!
Gelin önce Sabah Gazetesi’nin habercilik balonunu patlatarak başlayalım. Sabah “17 yıllık karanlığa ışık tuttuğunu” iddia ediyor ama tam da 17 yıl önce Aydınlık Gazetesi’nin “Bitlis’in Özal’a gizli mektubu” diye manşetten verdiği haberi yeniymiş gibi yazıyordu!
Jandarma Genel Komutanı Org. Eşref Bitlis, ölümünden 7 ay önce Özal’a sunduğu mektubunda, ABD’nin Çekiç Güç’ünün PKK’ya yardım ettiğini telsiz konuşmalarıyla kanıtlıyordu. Bitlis’in “Kod adı: Kale” adlı planı ABD’yi rahatsız ediyordu.
HANİ ORG. EŞREF BİTLİS ERGENEKONCUYDU
Ergenekon tertibinin arkasındaki kuvvetin yeni senaryosu Eşref Bitlis’in Özal’la birlikte “Kürt sorununu” çözmeye gayret ettiği, bu yüzden de Ergenekon tarafından öldürüldüğü şeklinde…
Oysa daha iki yıl önce, Eşref Bitlis, Ergenekon şemasının içinde yer alıyordu! Eşref Bitlis, İlhan Selçuk’la ve Doğu Perinçek’le birlikte Ergenekon’un lideri olarak suçlanıyordu!
HANİ ORG. BİTLİS’İN UÇAĞI BUZLANMIŞTI
Bilumum ittifak, 17 yıldır üstünü örttüğü Bitlis’in uçağının düşmesi olayını birden bire hatırlayıverdi. Bu ittifak, 17 yıl önce Bitlis öldürüldüğünde “buzlanma” diyip kestirip atıyordu. Oysa bugün Ergenekoncu diye Silivri’de olanlar, o gün “Bitlis’in öldürüldüğünü” haykırıyordu. Şimdi Silivri’de olanlar, bu gerçeği dile getirmekle de kalmamış, Nusret Senem avukat olarak, Adnan Akfırat da gazeteci olarak suikastın peşini bırakmamıştı!
Dün “buzlanma” diyenler, bugün ABD’nin Kürt Açılımı gereği, Eşref Bitlis’i hatırlayıverdi. Yetmedi, Bitlis’in katillerinin peşine düşenleri de Bitlis’i öldürmekle itham edecek kadar pervasızlaştı!
BİTLİS-ÖZAL BİRLİKTELİĞİ YALANI
En büyük yalan da, kirli ittifakın, “Org. Eşref Bitlis ile Özal birlikte Kürt sorununu çözmeye çalışıyordu” şeklindeki iddiasıydı.
Oysa her ikisi de sorunu farklı cephelerden çözmeye gayret ediyordu. Özal ABD adına, Org. Bitlis ise Türkiye adına soruna çözüm arıyordu. Özal ABD’yle birlikte “bir koyup üç almayı” planlarken, Org. Bitlis’in planı ABD’yi rahatsız ediyor, dahası helikopteri ABD uçakları tarafında iki kez taciz ediliyordu. (Org. Necati Özgen, Ulusal Kanal’da yıllar önce açıklamıştı).
Özal’ın ABD planı gereği gündeme getirdiği federasyon ile Org. Bitlis’in ABD’ye rağmen oluşturduğu “Kale” planını, 17 yıl sonra aynı planmış gibi sunmak, ABD’nin F tipi cemaat üzerinden yürüttüğü psikolojik savaşın yeni ama defolu bir ürünüdür! Tıpkı diğerleri gibi bu yalan da hızla gerçeğin aydınlık yüzüne çarpmıştır!
Mehmet Ali Güller
6 Ekim 2010

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder